26 Nisan 2013 Cuma

Sakın Aşk tuzağına düşmeyin!

İlişkide romantizm olmazsa olmaz ancak siz yine de uyarımızı dikkate alın: Çok fazla romantizm de sıkıcı olabilir. Biz kadınlar her ana özel bir mana yüklerken erkeklerin umursamaz tarzı bizi rahatsız ediyor. Bu konudaki görüş farklılıkları çoğu kez ciddi kavgalara yol açabiliyor. Sorun yaşamak istemiyorsanız, partnerinizden daha duyarlı olmasını isterken siz de kutlamalar konusunda dengeli davranmayı deneyin. İşte 4 aşk tuzağı ve onlara düşmemek için uygulanacak basit yöntemler.




1. Ev yapımı yemekler

Gurme marketten en güzel baharatları aldınız ve günün yarısını mutfakta geçirerek akşama olağanüstü bir mönü hazırladınız. Son derece şık bir sofra kurup mumlarla donattınız. Bu kadar efordan sonra, sevgilinizin bunu fark etmesini ve özel bir ilgiyle karşılamasını beklersiniz. Ne yazık ki böyle bir sürprizle karşılaşan erkekler, kuru bir teşekkürden sonra, hemen yemeğe dalarlar. Bu davranış aslında son derece normal, jestiniz için önünüzde diz çökmesini bekleyemezsiniz. Diz çökmediği için de onu nankörlükle suçlayamazsınız.

Tuzağı atlatma yöntemi

İlk önce jestinizi takdir etmediğini düşünmeyin. Sizin sevgiliniz de tipik bir erkek ve o hazırlıkları yapmak için ne kadar zaman harcadığınızı bilemez. "Sizden asla istemediği bir şey için size minnettar olmasını bekleyemezsiniz" diyor psikolog Aline Zoldbrod. Fiziksel yorgunluğun yanı sıra o yemeğe yüklediğiniz anlamın hafife alınması da sizi kızdırmış olabilir. Ama şunu unutmayın: Ne kadar özel ve şık olursa olsun hazırladığınız, sonuçta bir yemektir, sevgiliniz onu bir bağılılık ve fedakarlık göstergesi olarak algılamaz. "Özel bir yemek hazırlamanızdaki sebep sevgilinizle özel anlar paylaşmak olmalı, bunun karşılığını beklememelisiniz" diyor Zoldbrod. Candan bir teşekkürle yetinin ve yemeklerinizi zevkle yediğini seyretmekten keyif alın.



2. Yapay yıldönümleri

İlişkinizde çok mutluysanız bazı günlere olur olmaz anlamlar yükleyerek, bunları kutlarken sevgilinizin de sizin kadar heyecanlı olmasını beklersiniz (Aşkını itiraf etmesinin 8'inci ayı gibi). Bu tür günler yaratmakta ustaysanız birkaç deneyimden sonra sevgilinizin sıkılmasına alınmamalısınız.

Tuzağı atlatma yöntemi

Sevgilinizin her şeyi hatırlayamamasına alınmayın: Tarihleri ezberleme konusunda erkekler pek başarılı değiller. Doğum gününüzü veya evlilik yıldönümünüzü hatırlarsa bunu yeterli sayın ve önemli önemsiz diğer yıldönümleri için aynı özeni beklemeyin. İlk öpüştüğünüz günü hatırlamanız onu mutlu etse de bunun yıldönümünü kutlamasını beklemeyin. Kadınlar için yıldönümleri ilişkinin sağlamlığını gösteren birer ipucudur ancak erkekler bunu bu şekilde değerlendirmezler. Onlar mutlu olup olmadıklarına bakarlar ve sizinle birlikte mutlularsa ek işaretler ve ipuçlarına takılmazlar.

Önemsiz günlere anlam yüklemekten vazgeçin. Tanışma gününüzü hatırlamanız çok güzel, bundan sevgilinize de bahsedin ve tanıştığınız için çok mutlu olduğunuzu ifade edin. Ondan özel bir şey beklemeyin. Beklemediğiniz halde ondan bir sürprizle karşılarsanız mutluluğunuz ikiye katlanır ancak bekleyişe girdiğiniz takdirde bu sürpriz gelmezse mutsuz olursunuz.



3. Akşam yemekleri

Günler öncesinden sevgilinizle dışarı çıkma planları yaparken ister istemez bir peri masalı gecesi yaşamayı beklersiniz. Dolabınızdaki en seksi elbiseyi giyersiniz, sevgilinizden arabanın kapısını sizin için açmasını ve masaya oturmadan önce ve kalktıktan sonra sandalyenizi çekmesini umarsınız. Hatta yemek boyunca gözlerini, gözlerinizden ayırmamasını da bekliyor olabilirsiniz. Gerçek hayatta bu şekilde davranan erkekler çok azdır ve sevgilinizin bir kavalye gibi davranmaması sizi fazla üzmemeli.

Tuzağı atlatma yöntemi

Sevgilinizin sıradan davranışlarının sizi üzmemesi için, kafanızda o geceyle ilgili abartılı senaryolar yazmayın. Ne yapması gerektiğini, nasıl davranmasını istediğinizi günler önceden tasarlamayın. Onun doğal olmasına, içinden geldiği gibi davranmasına izin verin. Ona kalıplaşmış maskeler takmaya çalışırsanız sonunda mutsuz olursunuz.

Sevgilinizi olduğu gibi sevmelisiniz. Onun nasıl olması gerektiğiyle ilgili kafanızda bir projeksiyon yapıp onu o şekilde severseniz ilişkiniz olumsuz etkilenir. Şunu hatırlayın: Erkekler genelde onlara verilmiş rolleri okumayı sevmezler, kalıpları dikkate almadan eğlenmeyi severler. Beraber geçireceğiniz gecenin hoşunuza gitmesi için, romantik beklentilerle yola çıkmak yerine, eğlenmeye, iyi vakit geçirmeye bakın.



4. Birlikte tatil

Kadınların çoğu için sevgilileriyle ilk tatil epey efor ve stres gerektirir. Ağda randevusu, alışveriş, yeni iç çamaşırları, rüya gibi bir tatilin beklentilerinin verdiği heyecan, hepsi üst üste biner. Erkekler için durum çok farklıdır: İki T-shirt, bir şort, bir diş fırçası ve birkaç prezervatif kutusundan oluşan bagajlarını iki dakikada hazırlayıp yola çıkmaya hazır olurlar. Bu şekilde davranmalarını özensizlik olarak algılarsanız yanlış yargılara varırsınız. Erkekler genelde daha rahat davranırlar, bu onların yaradılışlarıyla ilgilidir, sizinle veya ilişkinizle hiçbir ilişkisi yoktur.

Tuzağı atlatma yöntemi

Tatilin anlamı erkekler ve kadınlar için ayrıdır. Kadınlar sevgilileriyle yaptıkları ilk tatili aşırı önemser ve onu ilişkinin bir kilometre taşı olarak görürken bu olayın başarılı geçmesi için efor sarf etmeye hazırlardır. Erkekler için tatil dinlenme ve başıboşluk demektir. Tatillerini sizinle geçirmenin onları heyecanlandırmadığını düşünmeyin, onlar da en az sizin kadar mutlu ve heyecanlılar ancak planlar yapmak yerine olayları akışına bırakmayı tercih ederler. Erkekler, kadınların bir tatil için o kadar çaba sarf etmelerine anlam vermezler. Onlar ilişkinin emek gerektirdiğini bir türlü anlayamazlar. En iyisi, siz de aşırı çaba göstermekten vazgeçin ve olayları akışına bırakın. En önemlisi beraber olmanız, bunun tadını çıkarın.

AŞK VE SEKS İÇİN ALTIN DEĞERİNDE ÖNERİLER…

Seksi tutkulu ve bilinçli yapmanın öğrenilebilen bir sanat olduğunu söyleyen Dr. Cem Keçe; "İdeal sekste kadına da erkeğe de eşit oranda sorumluluklar düşüyor. Cinsellik; rahatlamış ve gevşemiş bir halde, sevişmenin ve dokunmanın verdiği hazza odaklanarak, haz alıp haz verebilme, ruhu ve bedeni paylaşabilme, ne olursa olsun bir şekilde boşalabilme bilim ve sanatıdır.
Bu sanatı icra ederken çift sadece anın tadını çıkarmalı ve beyinlerini başka şeylerle meşgul etmemelidir." dedi ve haz dolu seks hayatının püf noktalarını açıkladı. İşte çarpıcı öneriler:



1- Kadının cinsel yoldan doyuma ulaşabilmesi için duygusal yönden sevildiğine, değerli olduğuna ve arzulandığına inanması gerekir. Bu erkeğin gözlerinde, sözlerinde, davranışların ve dokunuşlarında fark etmek ister. Erkek sevdiğini ve sevildiğini cinsel ilişkiyle fark edebilirken, kadın da cinsel ilişkiden haz alarak ve partnerine bu hazzı yaşatarak duygusal ihtiyaçlarını fark eder.

2- Erkeğin kadının cinsel ihtiyaçlarının farklı olabileceğini anlaması gerekir. Çünkü bir kadına haz yaşatmak ve bu haz sonunda doyuma ulaştırmak tümüyle farklı bir konudur. Sanılanın aksine, erkeği mutlu eden her şey kadını da mutlu etmeyebilir. Bu nedenle, erkeğin partnerinin bedenini tanıması ve nasıl uyarıldığını bilmesi ve zamanla keşfetmesi gerekir. Kadının da bu keşfe yardımcı olması esastır.

3- Kadının erkeğe yaptıkları, aslında kendisine yapılmasını istedikleridir, erkeğin bunu anlaması gerekir. Her kadın erojen bölgelerinin keşfedilmesine yönelik erkeği yönlendirmek istemez ya da
bunu yapamaz. Çekingen olan bir kadının bunu ifade edebilme yolu %87 oranında "Yaptığımı yap!" şeklindedir. Bu nedenle erkek, seks sırasında kadının ne yaptığına odaklanarak, asıl istediği şeyin
ne olduğunu keşfedebilir.

4- Cinsel birleşme sırasında, öpüşme ve dokunuşlarda, özellikle klitoral dokunuşlarda yavaş hareket edilmesi önemli bir ayrıntıdır. Erkek haz almaya başladığı noktada daha da sertleşirler ve kadının bu sertlikten hoşlanacağını düşünür fakat bu her daim böyle değildir.
Özellikle erkek klitoral dokunuşlarda yavaşladığı takdirde, kadın çok daha fazla mutlu olur. Bu nedenle, erkek yavaş hareket etmeli ve kadının bedeninin sesini dinlemelidir.

5- Kadın cinsel arzularını ne kadar hissederse ve istekleri ne kadar karşılık bulursa cinsel ilişkiden
ve partnerinden o kadar zevk alır. Erkek uyarıldıktan hemen sonra testosteron hormon seviyesini düşürmek için boşalmayı hedefler, ancak kadının hormonları ancak bu seviyede çalışmaya başlar. Kadının cinselliği erkeğe göre geç ve tahrik olunca başlar ve erkeğin tersine kadın gerginliğini doyuma ulaşabilmek adına muhafaza eder. Bu gerginliğin muhafıza edilebilmesi için uyarıların yüksek olması, klitoral uyarının sevişme ve cinsel bileşme süresinde devam ettirilmesi gerekir.

6- Kadın cinsel arzularını daha derinden hissedebilme peşinde olur. Bu da cinsel ilişki süresinin kaliteli bir şekilde uzatılması anlamına gelir. Ön sevişme sırasında yapılması gereken dokunuşlar, öpüşmeler, mimikler ve hislerin dile gelmesi söz konusu olunca, karşılıklı olarak hissedebilme yeteneği de kendiliğinden yükselir. Aslında bu sadece kadın için değil erkek için de eşsiz bir zevk, sevgi ve huzur kaynağıdır.



AŞK HAYATINIZI RENKLENDİRİN…

Basit ve uygulaması çok kolay önerilerle çiftlerin monotonlaşan seks hayatlarını renklendirebileceklerini söyleyen Dr. Cem Keçe; "Boşalmanın verdiği hazzı birlikte yaşamak, sevgi, zevk ve huzurun daha coşkulu bir şekilde ortaya çıktığını görmek, erkek açısından erkekliğinin onaylanması ve takdir edilmesidir, kadın açısından ise sevildiğinin ve değerli olduğunun ortaya çıktığı duygusal bir paylaşımdır." dedi.

Seks şifa verir!

Dr. Cem Keçe; Erkeklerin aşk ve sevgi duygularının farkına varmalarında, seksin çok büyük önemi olduğunu vurguluyor.



Cinsellik kavramı kadın ve erkekler için farklılıklar gösteriyor. Geçmişten bugüne uzanan “erkekler ve erotizm” veya “erkekler ve seks”, “kadınlar ve romantizm” veya “kadınlar ve aşk” eşleştirilmeleri çiftlerin cinsel yaşamını ve çatışmalarının doğasını bir hayli etkiliyor.
Erkeklerin sadece seks yapmak için kendileriyle ilgilendiklerini savunan ve bu nedenle onları yüzeysel olmakla suçlayan kadınların sayısı her geçen gün artıyor. Kadınların bu algılarının altında yatan nedenleri anlamaları, beklentilerin iyice arttığı günümüzde bir hayli zorlaşmış gibi görünüyor. Oysa cinsellik, erkeklerin aşk ve sevgi duygularının farkına varmalarında çok önemli bir yer tutuyor. Bu nedenle erkeklerin erotizm alabilmek için romantizm vermeleri, kadınlarında romantizm alabilmek için erotizmi sunmaları gerekiyor.

Erkekler seks ile sevgilerini gösterirler...

Cinselliğin aşkı alevlendirdiği ve bağlılığı artırdığı artık kabul edilen bir gerçek oldu. Aslında bu işleyiş sanıldığı gibi kadınlara uzak bir düşünce değil. Kadınlar da aynı erkekler gibi cinsellik üzerinden duygularını açığa çıkartıyor, sevgi ve bağlılıklarını arttırıyorlar.
Çünkü cinsellik, çift arasında olabilecek en üst düzeydeki yakınlaşmayı sağlayan, onların birbirlerini hem ruhsal hem de bedensel olarak tanımalarına önayak olan sıcak bir ilişkidir.Cinsellik; rahatlamış ve gevşemiş bir halde, sevişmenin ve dokunmanın verdiği hazza odaklanarak, haz alıp haz verebilme, ruhu ve bedeni paylaşabilme, ne olursa olsun bir şekilde boşalabilme bilim ve sanatıdır.Doğaları gereği, duygusal olan, şefkate ve aşka önem veren kadınlar hisleriyle hareket ederken, sevgi açlığı duyan erkekler cinsel içgüdüleriyle aşka yöneliyorlar.


Diğer bir değişle, seks erkeğin sevgi gereksinimi duymasını, kadının ise sevildiğini ve değerli olduğunu hissetmesini sağlayan önemli bir araç. Bu nedenle, kadınların, erkeklerin sadece cinselliği düşündüklerini ve bu doğrultuda harekete geçtiklerini düşünmemeleri gerekiyor.

Nasıl ki, kadınlar sevgi göstermenin yöntemlerinden biri olan dokunulmaktan hoşlanıyorlarsa, erkekler de dokunmaktan hoşlanıyorlar ve seksi sevgilerini gösterme biçimi olarak yaşıyorlar. Kadınlar, erkeklerle aşklarını tazelemek adına iletişime geçmek istiyorlarsa, konuşmak, bakışmak, öpüşmek gibi eylemlerle sevildiklerini hissediyorlarsa, erkekler de sevildiklerini seks yoluyla hissederler ve gösterirler.

Yani erkeklerin içlerindeki sevgiyle ve kadınsı yönle bağlantıya geçme ve bunu partnerlerine ifade etme yollarından biri sekstir. Kadınların bundan yakınmak yerine, bu farkı algılayıp erkeklerin kalplerinin kilidini seksle açmalarında fayda var. Çünkü ‘sevmek’ belki bir şeydir ama ‘sevildiğini bilmek ve hissetmek’ çok şeydir, büyük bir zenginliktir.

Çiftlerin önceliği seks olmalı...

Çiftlerin sağlıklı, mutlu ve haz dolu bir ilişkiye sahip olabilmelerinin yollarından biri ve belki de en önemlisi, cinsel ilişkilerinin kalitesi ve tutku düzeyleridir. Haz alınıp verilen harika bir cinsel ilişki sonucunda erkekler içlerindeki sevgiyi hissedip, sevgilerini gösterirlerken, kadınlar da ihtiyaçları olan sevgiye ulaşmış oluyorlar.
Çünkü erkeklerin kalplerini açtıkları, sevgilerini gösterdikleri, şefkatlerini en iyi şekilde paylaştıkları ve içlerindeki kadınsı yönlerini fark ettikleri en iyi yöntemlerden biri sekstir.Aslında kadınlar da ön yargılarından arınıp, sağlıklı düşündüklerinde, seks ile yumuşadıklarını, gevşeyip, rahatladıklarını, sevildiklerini ve değerli olduklarını hissettiklerini ve daha çok partnerlerine bağlandıklarını göreceklerdir. Bu nedenle, çiftler ellerindeki en güçlü ve şifa veren silahı yani seksi daha çok kullanmalı ve hayatlarında vazgeçilmez bir yere koymalıdırlar. Böylece çiftler çok daha tutkulu bir cinsel yaşama ve hoş bir iletişime sahip olabilirler.

İdeal ilişki nasıl olmalı?

Birçoğumuz sihirli, sorunlardan arınmış, kusursuz bir ilişki hayal ederiz. Oysa en mükemmel beraberliklerde bile zaman zaman sorunlar yaşanır. Yaşanan bu sorunlar ise ancak birlikte çözüme kavuşur. Peki bu sorunların nedenleri ve çözümleri nelerdir?



Günümüzde evli olsun veya olmasın birçok insan sorunlarının kendilerini aştığı noktada uzmanlara danışma yolunu tercih ediyor. Özellikle evli ya da evliliğe hazırlanan çiftlere yapılan danışmanlık hizmetlerinde evlilik sistemi içindeki bireyler arasındaki ilişki ile çalışılıyor ve her iki durumda da bireylerin zihinlerindeki probleme takılınmayıp; kişilerarası ilişki ve süreçleri üzerinde yoğunlaşılıyor.

Genellikle böyle bir danışmalığa, evlilik hazırlığında olan çiftler ilişkilerinde yaşanan sorunlar yüzünden ilişkiden korkma, evlenme kararını bir türlü alamama ya da kararı erteleme gibi sorunlarla başvuruyor.

Diğer başvuru sorunları ise şunlar; kişilerin problemlerini çözmede başarsızlık yaşamaları, bazı yaşam döngüsü içinde geçişlere uyum sağlama güçlüğü çekmeleri, çiftler arasında memnun olunmayan bir hiyerarşik yapı olması, birbiriyle ilgili katı, olumsuz geri bildirimlerde bulunmaları, uzun süredir devam eden gerginlikler, duygusal kayıplar olması vs.

Birbirine aşık olan bireyler yaşamlarının yalnızca eşleriyle heyecanlı, anlamlı olacağını düşünürler. Birlikte uyuyup uyanarak, herşeyi beraber yaparak, verdiği kadarını alacağını düşünerek sınırsız ve belki de sonsuz mutluluk beklentisi içindedirler.

Atılan adımların aynısı ötekinden de beklenir. Bir ilişkiden pişmanlık, öfke, hayal kırıklığı ve umutsuzluğun ötesinde şeyler istenir. İlişki içinde bunlar ortaya çıktığında bireyler incinmek, reddedilmek, terk edilmek ve sevgisiz kalmaktan korkarlar.

Ayrıca çiftler arasında evlilik öncesi ya da evlendikten sonra yaşanan çatışmaları ise şu şekilde genellemek mümkün; kişilerin ilişkide birbirlerine koydukları ve üstlendikleri, aldıkları pozisyonlar ve roller vardır. Bu roller tekrarlana tekrarlana ilişki içinde kalıplar oluşur. Örneğin; bazen çiftlerde biri diğerinden üst konumda olmak ister. Diğeri de aynı biçimde davranırsa bir güç çatışması mücadelesi ortaya çıkar.

Bazen de çiftler arasında karşılıklı eksiklerin tamamlandığı 'tamamlayıcı ilişkiler' kurulur.
Örneğin; karamsar-neşeli, anne-çocuk, efendi-uşak vs. gibi hiyerarşik bir ilişkidir. Çiftlerden biri verilen ya da aldığı rolü bırakmak ister de öteki bunu onaylamazsa çatışma yaşanır.

Tüm bu sorulara karşı ise çiftlerin dikkat etmesi gereken hususlar ise şöyle;

* Her birey kendini ve diğerini gözlemlemelidir.

* Bireyler arasında daha açık ve etkili bir iletişim kurulmalıdır.

* Her ilişki bir alışveriş olduğu için ilişkide sözel olmayan mesajların etkisinin iki insan arasındaki etkisi sorgulanmalı.

* Bir birey diğerine sözel olarak çok etkileyici, üzücü, kırıcı, incitici, reddedici, onaylamayıcı bir şey söylemiyor gibi görünse de ses tonu, vurgusu, vücut dili, bakışı öteki üstünde sözcüklerden daha önemli etki yaratabilir. Her tartışma sanki gerçekten konuyla ilgiliymiş gibi düşünülür. Tartışma-uzlaşma, biçiminde aynı 'film' defalarca en baştan tekrarlanır. Burada önemli olan içeriğin dışına çıkabilmektedir.

* Kişiler tartışmayı ve konusunu bir kenara bırakarak ilişkileri ve bu olanlar hakkında konuşmalıdırlar. Bir anlaşmazlık/problem durumunda bile ''karşımdaki de benimle aynı şeyi düşünmeli, o da bunları yaşadı, konu hakkındaki bilgimiz aynı'' diye kabul ederse ve karşıdaki durumu düzeltmezse, öteki buna kırılıp darılabilir. Yine benzer biçimde ''tek doğru, tek gerçek var, oda benim bildiğim. O bunu göremiyorsa ya mantıksızlığın ya da beni sevmemesinin sonucudur'' diye bir kalıp yargıyla olay kısır döngülerle tekrar başlayacaktır.

* İlişkide her iki taraf birbirini olduğu gibi kabul etmelidir. Asıl önemlisi kişiler öncelikle kendileriyle ilişkilerini sorgulamalılar.

İdeal ilişki nasıl olmalı?

* Açık/etkin iletişim

* Esnek güç dağılımı

* Her bireyin kendisi olması hakkında bir seçme özgürlüğü

* Yapıcı uyarıları değerlendirmek, olumsuzları da rahat karşılamak.

* Sıkıntılar karşısında stres yaşanmasına tolerans göstermek, bir tek karşıdakini sorumlu görmemek Zaman içinde değişim göstermek, uyumu korumak.

Mutlu bir cinsel yaşamın sırları!



Ön sevişmesiz seks olmaz

Cinselliğin toplumumuzda olduğundan farklı algılandığını ve çiftlerin adeta seksi bir keyif olmaktan çıkarıp eziyet haline getirdiklerini söyleyen CİSED Genel Başkanı Dr. A. Cem Keçe; Cinsellik dokunmak, okşamak, öpüşmek, sevişmek ve cinsel birleşmeyi içeren bir bütündür. Kişinin bütün benliğiyle dahil olduğu bir eylemdir ve bedenini sevdiği kişi ile paylaşmasıdır. Çift arasında yaşanan özel bir ilişkidir. Oysa ki çiftler, cinselliği sadece cinsel birleşme olarak algılıyorlar.

Çoğu zaman ön sevişme bile olmadan penis-vajina birleşmesini gerçekleştirmeye çalışıyorlar ve böylece sorunlar ortaya çıkıyor. Ne erkek mutlu oluyor ne de kadın. Kadın erkeği bencil olup sadece kendini düşünmekle suçluyor, erkek ise kadının soğuk olduğunu ve yatakta hiçbirşey yapmadan sadece yattığını söylüyor. Oysa ki cinsellikte ön hazırlık çok önemlidir, çünkü kadın ve erkek farklı şekillerde uyarılırlar. Erkek sekse daha çabuk hazır olabilirken, kadının önce ruhunun okşanması ve daha sonra da dokunsal olarak uyarılması gereklidir. Ön sevişme yapılmadan doğrudan penis-vajina ilişkisine geçildiğinde kadın hazır olmadığı için seksten keyif almayacaktır.

Cinselliği konuşmaktan çekinmeyin

İyi seks yapmak tecrübe ile öğrenilir
Hem kadını hem de erkeği mutlu edecek bir seks yaşantısı için konuşmanın çok önemli olduğunu belirten CİSED Genel Başkan Yardımcısı Psk. Gülüm Bacanak; ''Uzun yıllar boyu evli olan çiftler bile aslında birbirlerinin cinsel olarak gerçekte ne istediğini bilmiyorlar. Çünkü cinselliği konuşmuyorlar. Toplumca seks yapmayı doğuştan bildiğimizi ve zamanı geldiğinde çok iyi seks yapacağımızı zannediyoruz. Oysa ki nasıl okuma-yazma okulda öğreniliyorsa, seks de tecrübe kazandıkça sonradan öğrenilir.

Mutlu ve tatmin edici bir cinsel yaşam için partnerinizle konuşun. Onun sizden istek, arzu ve beklentilerinin neler olduğunu öğrenin. Sizde arzu, istek ve beklentilerinizi partnerinizle paylaşın. Ayrıca endişeleri ve korkuları da paylaşmak gereklidir. Böylece birbirinizi daha iyi tanımış olursunuz, ya partnerimi mutlu edemezsem ya da ona rezil olursam kaygısı yaşamadan sadece zevke odaklanabilirsiniz. Cinsel mutluluğun yolu karşıklı güvenden geçer. Bu güveni oluşturmak için de çift birbirini tanımaya vakit ayırmalıdır, birbirinin duygularına değer vermelidir, penis vajina birlikteliğine takılıp kalmamalıdır.

İdeal ortamı sağlayın

Seks için çiftin hoşlarına giden ideal bir ortam yaratmalarının onların cinsel enerjisini arttıracağını söyleyen CİSED Genel Sekreteri Psk. Dnş. Fatma Ayrık; ''Her insanın hoşuna gidecek bir sevişme ortamı vardır. Ortam ne çok sıcak ne de soğuk olmalıdır. Işık çiftin arzusuna göre ayarlanabilir. Yumuşak yastıklar, dinlendirici bir müzik, kokulu mumlar da ortama dahil edilebilir. Kapının ve telefonun çalmaması da önemlidir. Böylece çift sadece sevişmeye ve birlikte geçirecekleri keyifli zamana odaklanabilir. Ayrıca sevişmeden önce yorgun olmamak, çok aç ya da çok tok olmamak da önemlidir, sevişmeye başlamadan önce hafif birşeyler atıştırmak yeterli olacaktır.

Çiftlerin çoğu cinselliği haz alıp haz vermek olarak değil de, bir performans göstergesi olarak algılarlar. Özellikle erkekler için cinsel performans çok önemlidir ve ilişki öncesi kaygıları yüksek olabilir. Bu nedenle gevşemek ve rahatlamak çok faydalı olacaktır. Çift birbirine yumuşak dokunuşlarla bebe yağı sürerek acele etmeden masaj yapabilir ve birlikte geçirdikleri her anın tadını çıkarabilir.'' diye ekledi.

Evlilik aşkı değil seksi mi öldürüyor?

Pek çok evlilikte cinselliğin büyüsü 2-3 yıl içinde azalmaya başlıyor. Bu azalma 5-10 yıl içinde pek çok evlilikte aseksüelliğe kadar gidiyor...


Cinsel ilişkinin yılda 4-5 kereye düşmesi bazen de tamamen bitmesiyle kendini gösteren aseksüel evlilikler, her zaman boşanmayla sonuçlanmasa da beraberliği yaralayabiliyor. Cinsel Eğitim Tedavi Araştırma Derneği Üyesi ve Acıbadem Üniversitesi Psikiyatri Anabilim Dalı'ndan Doç. Dr. Cem İncesu, sorularımızı yanıtladı.




Evlilikte aseksüelliğin nedenleri neler?

Öyle çiftler var ki aralarında kavga yok, sorun yok, "Dünyaya ortak bakıyoruz, gezmekten keyif alıyoruz" diyorlar ama ikisinde de büyük bir boşluk var. Cinsellik yok ya da formalite icabı gidiyor. Türkiye'de böyle çok çift var.

Aseksüellik için bir kriter var mı?

Yılda 4-5 kerenin altında kalan cinsel ilişkiyi biz aseksüellik olarak kabul ediyoruz. Tabii hiç yaşanmayan cinselliğin oranı da az değil. Peki evlilik içinde aseksüel olan çiftlerden biri seksi dışarıda yaşıyor mu?
Bir kısmında olabiliyor. Genel olarak cinsel isteksizlik görülüyor bu çiftlerde. Bazen de adama soruyoruz, cinsel isteği olduğunu söylüyor. Nasıl var? Mastürbasyon yapıyor. İnternette porno izliyor ama eşiyle birlikte olmak istemiyor. Kadın için de aynı şey geçerli.

Evlilikte aseksüelliğin görülme sıklığı biliniyor mu?

İlişkilerde yüzde 15-20 gibi oranlar veriliyor evlilik ve uzun süreli ilişkilerdeki aseksüelliğin sıklığıyla ilgili. Burada da yılda birkaç kere ya da hiç olmayan cinsel ilişki kastediliyor. Türkiye'de bu oran daha yüksek olabilir.

Neden?

Türkiye'de aseksüel evlilik oranı kesinlikle az değil. Çünkü muhafazakar yapı, cinselliği ciddi şekilde etkiliyor. Büyük aile kavramı içinde sürekli bir arada, yakın olmanın da etkisi var. Sürekli başkalarının olduğu bir ortam içinde özgürce, duygusal olarak kendilerini ifade edemiyor çiftler. Bu, duygusal ve cinsel yaşamı sinsi sinsi örseliyor. Ayrıca Türkiye'de cinsel işlev bozukluklarının sayısı az değil. Cahillik, utanma, yardım isteyememe gibi etkenlerle cinsel isteksizlik kadınlarda çok yaygın.

Boşanmalarda ne kadar rolü var?

Aseksüel evlilikler illa ki boşanmaya gidecektir diye bir kaide yok. Türkiye'de yüz binlerce çift, aseksüel olarak yaşıyor ama boşanmayı akıllarına getirmiyor.

Yani ilişkileri iyi ama cinsellik yok, nasıl oluyor?

Toplumda 'cinsellik kötüyse mutlaka ilişki de kötüdür' inanışı var. Hayır, bu yanlış. İlişki çok iyi olabilir. Çiftleri bir yıl izliyoruz, hiçbir sorun yok ilişkilerinde, her şey ideal ama cinsellik yok. Bazılarında da başlangıçta çok iyi giden cinsellik çiftler arasındaki çatışmalar, rollerin oturmaması gibi nedenlerle bozulmuş. Aslında hala cinsel istekleri olduğunu söylüyorlar. Duygusal ve düşünsel olarak çatışma yaşamasalar iyi bir cinsel hayatları olacağını belirtiyorlar. Ama öyle olamıyor çünkü o çatışma sürekli var.

Aseksüel çiftlerin terapi şansı var mı?

Aseksüel evliliklerdeki tedavi başarı oranıyla ilgili elimizde çok fazla rakam yok. Ama bu, terapi açısından baktığımızda uğraştığımız bir konudur. 4-6 ay süren bir terapiyle geri dönüşüm yaşanabilr. Bu süre bazen bir yıl sürebilir.

Hangi çiftler daha şanslı?

Etkenlere bakıyoruz. Etkenleri ortadan kaldırarak sorun çözülüyor mu? Diyelim ki aseksüel evlilik bir cinsel işlev bozukluğuyla oluşmuş. Tedavi ederseniz sorun ortadan kalkıyor. Çatışma nedeniyle oluşmuşsa ilişki düzeldikçe aseksüel evlilik de ortadan kalkar.

İnternet haz aracı oldu

"Günde beş saat kendini internetten ayıramayanlar var, internet haz ve doyum aracı oldu" diyen Doç. Dr. Cem İncesu, "Bu kişilere bağımlılık tedavisi yapıyorum. Çiftlerden biri internetin karşısına geçiyor ve eşi bundan şikayetçi. "Konuşmaya, birlikte uyumaya, seks yapmaya tercih ediyor interneti" diyor.

Seks düşünülmesi gereken bir şey

Cinselliğin öğrenilen ve düşünülmesi gereken bir şey olduğunu vurgulayan Doç. Dr. İncesu, şunları söylüyor: "Özellikle Türkiye'de kadınların cinselliği keşfetmesi önlendi. Cinselliği keşfeden, yaşayan, haz alan kişinin cinselliği neden biter? Modern hayatın çalışma temposunun getirdiği bir şey, kendimize ve partnerimize ayıracak zaman ve enerjimiz yok. ABD'de yapılan bir araştırmaya göre, çiftler aslında günde birbirlerine sadece beş dakika ayırabiliyorlar. Seksi düşünmek için zaman bile kalmıyor.

Seks esnasında yüzünüz sizi ele veriyor!

Seks esnasında beyinden geçenler yüz ifadelerine yansır. Partnerinizin hareketlerine bakarak ruh halini çözmeniz çok kolay…



Utangaç

Sevişme esnasında gözlerini gözlerinizden kaçırıyorsa partneriniz oldukça hassas ve utangaç birisi olabilir.
Seks esnasında iki tarafın da aynı tecrübeye sahip olması beklenemez. Tatmin edememe korkusu da insanı utangaçlığa iter.

Sıkılgan

Seks esnasında siz onu arzuluyorsunuz, heyecanlı ve isteklisiniz ama o sadece tavana bakıyorsa bir problem var demektir.
Partneriniz tam olarak orgazm olmuyor ve seksten çok zevk almıyor veya aranızda ten uyumu olmayabilir.
Hemen karamsarlığa düşmeyin. Belki de o an düşündüğü tek şey farklı bir pozisyondur! Sekste konuşmak önemli; partnerinizin taleplerini sorun, isteklerini öğrenin, fantazilerini dinleyin.

Bencil

Onu tatmin edecek bütün davranışları yapıyorsunuz ama o sürekli fedakarlık bekliyorsa, sadece kendisini düşünüyor demektir.
Partnerlerin sadece kendi orgazmlarına odaklandığı seks hiçbir zaman tam sayılamaz.
Ona sizin onu tatmin etmek için her şeyi yaptığınızı ve aynı şeyi ondan da beklediğinizi söyleyin.

İçine kapanık

Sevişeceğiniz esnada yatağa girmeden bütün ışıkları kapatıp, sizden önce yatağa uzanıyorsa; kendiyle barışık değil veya onu o şekilde görünce soyuyacağınızı düşünüyor.Partnerinizin kendine güvenmemesi durumunda, siz de kendi vücudunuzdaki kusurları göstererek kendinizle dalga geçin. Onu o şekilde sevebileceğinizi anlatın. Zamanla bu duruma alışacaktır.
Bazı insanların daha fazla zamana ihtiyacı vardır.

Mumya

Siz öpüyor, sarılıyor ve çeşitli hareketler yapıyorsunuz ama o sadece düz bir şekilde yatıyorsa, sizinle sevişmekten heyecan duymuyor demektir. Donuk bir karekteri olabilir. Ama o kadar harekete karşı tepkisiz kalması normal değil. İlişkinizi gözden geçirme vaktiniz gelmiş olabilir.

Çiftlerin önceliği seks olmalı…




"Çiftlerin sağlıklı, mutlu ve haz dolu bir ilişkiye sahip olabilmelerinin yollarından biri ve belki de en önemlisi, cinsel ilişkilerinin kalitesi ve tutku düzeyleridir. Haz alınıp, verilen harika bir cinsel ilişki sonucunda erkekler içlerindeki sevgiyi hissedip, sevgilerini gösterirlerken, kadınlar da ihtiyaçları olan sevgiye ulaşmış oluyorlar.

Çünkü erkelerin kalplerini açtıkları, sevgilerini gösterdikleri, şefkatlerini en iyi şekilde paylaştıkları ve içlerindeki kadınsı yönlerini fark ettikleri en iyi yöntemlerden biri sekstir. Aslında kadınlar da ön yargılarından arınıp, sağlıklı düşündüklerinde, seks ile yumuşadıklarını, gevşeyip, rahatladıklarını, sevildiklerini ve değerli olduklarını hissettiklerini ve daha çok partnerlerine bağlandıklarını göreceklerdir.

Bu nedenle, çiftler ellerindeki en güçlü ve şifa veren silahı yani seksi daha çok kullanmalı ve hayatlarında vazgeçilmez bir yere koymalıdırlar. Böylece çiftler çok daha tutkulu bir cinsel yaşama ve hoş bir iletişime sahip olabilirler."

Öpücüklerinle ateşle beni!

Sevgilinizi çıldırtmak mı istiyorsunuz? Önce size uygun olan öpüşme biçimini keşfetmeli sonra onun aklını başından almalısınız. İşte birbirinden farklı öpüşme biçimleriyle hiç yaşamadığınız kadar şehvetli duyguları yaşamaya hazır mısınız?



Onu şaşırtın

Sevgilinizle birkaç gündür görüşmediniz ve buluşma günü geldi. Onunla görüştüğünüz anda kısa bir öpücük yerine ateşli bir öpücük çok daha heyecan verici olabilir. Bir erkeği istekli bir biçimde karşılamak onu kendinize aşık etmenizi sağlayabilir.
Bir düşünün onunla karşılaştınız, bedenleriniz birbirine yaklaştı, şimdi sıra dudak hareketlerinde! Ellerinizle sevgilinizin ensesini kavrayın ve onu yavaşca kendinize doğru çekin. İlgisini canlı tutmak için dilinizi ondan sakının. Bu öpüşme sadece dudakları hedef almalıdır.

Oyunlardan korkmayın

Filmlerde gördüğünüz aşk sahneleri neden gerçek olmasın? Birbirinizin gözlerinin içine sürekli bakarsınız ve sonra dudaklarınız arzu dolu birleşir. Nerede olduğunuzu unutmuşsunuzdur. Bir diğer heyecan verici oyunsa sevgilinizin kolunu belinize dolayın ve onu ensesinden tutarak kendinize doğru çekin. Öpüşmeye dudaklardan başlamak yerine onun boynundan başlayabilirsiniz.
Bu onu heyecanlandıracaktır. Kulağını hafifçe ısırdıktan sonra dudaklarına doğru gelin ve dudaklarını emin.

Veda busesi

Sevgilinizden kısa bir süreliğine ayrılıyorsanız ona veda ettiğiniz an çok önemlidir çünkü seks tansiyonunuzu yükseltebileceğiniz son görüşmedir. Sevgilinize onu ne kadar özleyeceğinizi ve ondan ayrı olduğunuz zamanda onunla ilgili neler düşüneceğinizi ona gösterin. İşte bu unutulmaz an için yapmanız gerekenler; elinizle sevgilinizin başını küçük bir kuvvet uygulayarak kendinize doğru yaklaştırın. Sonra yaladığınız parmağını sevgilinizin isteğini artıracak biçinmde dudaklarına sürtün. Dudaklarınızı sevgilinizin dudaklarına mühürleyin ve derin bir nefes alın. Sevgilinizin soluğunu içine çekmek onun için unutulmaz bir an olacaktır.

Ona dokunmaya devam edin, sevgilinizi kemerinden yakalayın ve kalçalarına doğru hızla çekin, onu öptükten sonra serbest bırakma vakti gelmiştir. Sizinle bir dahaki buluşmayı iple çekeceğinden emin olabilirsiniz.

Aşkınızı afrodizyak etkisi altına alın!

Aşk, tutku, romantizm için ihtiyacınız olan tek şey bir tutam afrodizyak…



Aşk, tutku, romantizm için ihtiyacınız olan tek şey bir tutam afrodizyak… Hem bu sayede ruhunuzu harekete geçirmek için de size yardımcı olacaktır.

Aşkınızı bazı yiyeceklerle hem şımartabilir hem de afrodizyak etkisi altına alabilirsiniz. İşte mutfağınızda bulunması oldukça kolay afrodizyak etkili gıdalar.

Çikolata
Sevgilinize kalp şeklinde hediye edeceğiniz çikolatalar ile ilişkinizi ufak sürpriz ile daha romantik bir hale getirebilirsiniz. Romantik bir akşam için bir adım daha öteye geçmek isterseniz, çikolata soslarına batırılmış çilekler de cazip ve çok lezzetli bir fikir!

Muz
Oldukça yüksek afrodizyak etkisine sahip olan muz, doğru bir seçim olacak. Ayrıca aşk hayatınızı aktif ve heyecanlı tutmak için yeterli enerjiyi sağlar.

Nar
Nar, parlak ve güzel renkleriyle ilişkinizi hareketlendirecek. Bu lezzetli meye romantizm ve tutku için birebir! Birbirinizi leziz narlarla besleyerek romantizmin tadını çıkarın!

Kereviz
Kereviz hem fiziksel hem de duygusal sağlık için oldukça etkilidir. Bu sebeple kerevizin afrodizyak içeriği ile ruhu iyileştirme özelliği olduğu da bilinir.

Zencefil
Zencefil keskin, kuvvetli ve zengindir.! Düzenli olarak tüketildiğinde aşk hayatınızda da aynı etkiyi yaratır. Yani keskin, kuvvetli ve zengin!

Ayrıca karpuz ve çilek te büyüleyici afrodizyaklar olarak bilinir..

Aşk hormonu "oksitosin"in 10 ilginç etkisi!

Aşk hormonu olarak da bilinen oksitosin, kadınlarda da erkeklerde de giderek artan bir şekilde fiziksel ve psikolojik etkileri tetikler hale geldi.


Sinyalleri algılayan antenler gibi, vücudunuzdaki hücrelerde de oksitosin alıcıları mevcuttur. Stresli olduğumuzda ya da sosyalleşmeye başladığımızda, hormonların seviyesi gittikçe yüksel eğilimindedir.

Son yıllarda oksitosinin vücuda ve zihne etkileri üzerine yapılan çalışmalardan öğrendiklerimizin bazılarını sıralayalım.

Oksitosin bağlılığı geliştiriyor
Oksitosin seviyesi yüksek hamile kadınlar, ilk üç aylık dönemlerinde bebeklerine çok daha bağlıdırlar. Ve diğer kadınlarla karşılaştırıldığında hamilelikleri ve doğumdan sonraki ilk ayları daha davranışlara bağlı olarak tanımlanıyor – şarkı söylemek, bebeklerini besleme ve yıkama yöntemlerini kendine özgü şekillerde gerçekleştirmek gibi. Yapılan çalışmalar da bu durumun anne-bebek arasında özel bir ilişki yarattığına işaret etmektedir.

Oksitosin ilişkileri sağlamlaştırıyor
Araştırmacılar biyolojik çocuklarla evlatlık edinilen çocukların idrardaki oksitosin ve onunla bağlantılı vasopresin hormonunun oranlarını karşılaştırdı. Çocuklar biyolojik anneleriyle iletişim kurduğunda oksitosin oranı arıyor, evlatlık edinilen çocuklarda ise oksitosin oranı sabit. Evlatlık edinilen çocukların güven problemi yaşamaları da bu hormonun eksikliğinden kaynaklanmaktadır.

Oksitosin stresi azaltır
Yapılan araştırmalar anksiyete, stres ve depresyonun etkilerinin bünyeye oksitosin enjekte edildikten sonra azaldığını göstermektedir. Nörologlar, stresli ortamlarda hormonların daha etkin yansımaları olduğunu savunuyor.

Oksitosin duygusal anılarınızı kristalize eder
Yapılan araştırmalar, oksitosinin erkeklerin anneleriyle ilgili anılarını kuvvetlendirecek etkileri olduğunu ortaya koymuştur. Annesiyle iyi ilişkiler kurmuş olan erkeklerin anıları diri olurken, annesiyle bağları zayıf olan erkeklerin de oksitosin hormonunun etkisi arttıkça anılarının etkin hale geldiği gözlenmiştir.

Oksitosin doğumu ve emzirmeyi kolaylaştırır
En iyi bilinen rolü, doğum sancıları sırasında oldukça artan oksitosin oranının bebeğin doğum kanalına gelmesini sağlamada payının yüksek olduğudur. 1900’lerden beri fizikçiler doğum sancılarını artırmak için Pitokin olarak da bilinen sentetik oksitosin kullanmaktadır. Doğumdan sonra da bu hormonlar süt kanallarının açılması ve süt üretimi konusunda etkin rol oynamaktadır.

Oksitosin cinsel uyarılmayı artırır
Yapılan deneylerde, beyin sıvısına oksitosin enjekte edilen farelerde kendiliğinden ereksiyon gerçekleştiğini göstermektedir. Oksitosin içeren beyindeki kimyasallar, erkekler ereksiyon olurken sürekli uyarımda bulunur. Bu kimyasallar partnerlerin arasındaki bağ arttıkça daha yoğun hale gelir. Herkes için aynı olmadığını da eklemek gerek.

Oksitosin sosyal yetenekleri geliştirir
İçe kapanma eğiliminde olanlarda oksitosin eksiliği olduğu saptanmıştır. Oksitosin oranı arttıkça bir karakter bozukluğu olan iletişim eksikliği ve içe kapanma oranı gittikçe düşmektedir.

Oksitosin koruyucu güdüleri tetikler
Oksitosin bulunduğu sosyal gruba karşı her türlü tehlikeye karşı savunma güdüsünü tetiklediği yapılan araştırmalar sonucunda ortaya çıkmıştır.

Oksitosin uyumaya sevk eder
Stressiz durumlar oksitosin genelde beyine uykuya sevk eden uyarılarda bulunur. Oksitosin, stres hormonu olarak bilinen kortizol ile savaşır. Böylece rahatlamanızı ve rahat bir uyku çekmenizi sağlar.

Oksitosin cömertliğe sevkeder
Yapılan bir araştırmada oksitosin almış ya da burunları yoluyla placebo etkisi yaratılmış katılımcılardan oluşan bir gruptan, yabancılarla paralarını paylaşmaları konusunda karar vermeleri isteniyor. Oksitosin alanların %80’i paylaşabileceklerini söylüyor. Araştırmacılar bu hormonun başkalarını düşünme yetisini artırdığını söylüyor.

Sağlıklı ve mutlu cinsel yaşamın sırları!

Seks ve zevk almanın birbirine karıştırıldığı günümüzde, sürekli olarak duyduğumuz "önsevişme" ifadesinin anlamı hala net bir şekilde bilinmiyor.


Yanlış anlamlandırmadan kaynaklı olarak, erkek, kadına sadece seks yapmak için dokunuyor, diğer zamanlarda dokunmasını esirgiyor ve bu bir döngü şeklinde çiftin hafızasına kazınıyor. Dolayısıyla, çift dokunmalar sonrasında gerçekleşen sekse odaklandığı için dokunmanın verdiği hazzı tam olarak yaşayamıyor ve seks tam bir bütünlük duygusuna ulaşamıyor, bir şeyler yarım kalıyor.

Oysa çiftin cinsel haz ve heyecan yaşayabilmesi için havaya girmeleri çok önemli. Ancak, pek çok çift seks hayatlarını rutinleştirerek cinselliği bir görev haline getiriyor. Burada göz ardı edilen nokta, dokunma, sevişme ya da seks sırasında, ne tür davranışların hangi sıra ile yapılması gerektiği hakkında belirlenmiş kalıpların olmamasıdır.

Bu nedenle Cinsel Sağlık Enstitüsü Derneği (Cised) cinsel terapistleri, sağlıklı ve mutlu bir cinsel yaşamın sırlarından birini açıkladı. Cinsel terapistler çiftlere önsevişmenin gerçek anlamına odaklanarak birbirlerini sevmelerini ve "Sevişmek her zaman, seks zaman zaman!" felsefesini hatırlatarak 7 kere dokunup 1 kez seks yapmalarını önerdi.

İşte çarpıcı başlıklar:

Kadına özel ve değerli olduğunu hissettirin, alıcı gözle bakın
İlişkiye hazırlanmada etken faktörlerden biri olan önsevişmeyi, cinsel içgüdüleri arttırmak için heyecan verici bir eyleme dönüştürmek mümkün.

Peki, bu doğru bir şekilde nasıl yapılabilir? Görsel hafızanın güçlü olduğu yani görsel olarak cinsel uyarımlar alarak cinselliğe hazırlanan erkeklerin aksine kadınlar, dokunsal ve hissel uyarımlar yaşayarak cinsel isteklerini harekete geçirebiliyor.

Bu nedenle, cinsel hazzı artırmaya yönelik yapılan "dokunma, okşama, iltifat etme, küçük mesajlarla kadına güzel ve değerli olduğunu, arzulandığını hissettirme, ona alıcı gözle bakma" erkeğin kadını sekse hazırlaması için gereklidir. Cinsel yaşamda hazırlık süreci, tahrik olma, uyarım süreci, odaklanma, boşalma ve orgazm özellikle kadınlar için erkeklere nazaran çok daha uzun bir süreç olduğundan, seks yapmaya geçilmeden önce diğer bir değişle, kuvvetli bir arzu belirinceye kadar dokunmalara daha çok yer verilmesi gerekiyor.

Sevişmek her zaman, seks zaman zaman
Günümüzde halen kadın cinselliği karmaşık yapısını korumaya devam ediyor. Bunu bilen pek çok erkek, bu düşüncenin arkasına sığınarak, cinselliğin karşılıklı olduğunu ve cinsel birleşme sırasında kadına da görevler düştüğünü savunuyor fakat cinsel ilişki sırasında kadının uyarılması gerektiği bilincini göz ardı ediyor.

Rutine dönüşmüş olan önsevişme birkaç saniyelik soyunmalardan, öpüşmelerden, klitoris uyarılarından ibaret değil. Nasıl ki, erkek için hazzını harekete geçiren ve cinsel isteğinin zirve yapmasını sağlayan heyecan verici görsel şovlar cinsel yaşamda önemli bir yer tutuyorsa, cinsel içgüdüleri harekete geçirmede ve cinsel isteği artırmada etken olan heyecan verici dokunuşlar da kadın için önemli bir yer tutuyor.

Bu nedenle, "sevişmek her zaman seks zaman zaman" felsefesini cinsel yaşama uygulamak gerekiyor. Dokunmaların çok olduğu bir cinsel yaşamda heyecana yer verildiği için cinsel istek artacak ve doyurucu bir seks yaşanması kaçınılmaz olacaktır. Ayrıca, kalıplaşmış olan 'dokunma sonrası seks' bilincinin yıkılması, kadının odak noktasını değiştirecek ve hiç olmadığı kadar istekli, heyecanlı ve mutlu olmasını sağlayacaktır.

Cinsel doyumun anahtarı: 7 kere dokun 1 kez seks yap!
Çift birlikte şehvetli ve doyurucu bir cinsel birleşme yaşamak istiyorsa, birbirinin tarafında olması şart. Bunu başarabilmek için biraz fedakârlık yapmak gerekiyor. Fedakârlık bir zorunluluk değildir, bir armağandır.

Sekste kimse kimse için bir şey yapmak zorunda değildir, herkes kendi tatmininden sorumludur. Çift birbirinden isteklerde bulunabilir, bu istekler yerine geldiğinde çift unları bir armağan gibi kabul etmelidir. Erkeklerin sabah sertleşmelerinden dolayı sabah seksini bir hayli sevdikleri aşikârken, kadınların sabah seksine çoğu zaman kapalı oldukları bilinmektedir. Bunun nedeni, sertleşmiş halindeki erkeğin boşalma odaklı sekse yönelmesi ve kadının uyarılma olmaksızın sekse yönelmek istememesidir. Bu durumun çatışma yaratmaması için erkekler bir değişiklik yapmalı ve partnerlerini dokunuşlarla uyandırmalı fakat bu uyarım sonunda seks olmamalıdır. İlk denemede kadının yüzünde bir tebessüm belirmesi ya da erkeğe doğru dönmesi gibi bir geri bildirim almak muhtemeldir. İkinci dokunma, banyoda yaptığı bir eylem sırasında, üçüncü dokunma giyinirken ya da kahvaltı yaparken ve dördüncü dokunma evden ayrılırken olabilir.

Kadınlar hissel olarak uyarıldığı için dokunma şiddeti ve dokunmanın yapıldığı bölgeler oldukça önem teşkil eder. Bu nedenle, erkelerin dokunacakları ve öpecekleri yerler kadın erojen bölgeleri, kalçalar, bacaklar, göğüsler, dudaklar, boyun, omuzlar, klitoris ve saçlar olmalıdır. Akşam olduğunda dokunmaların devam ettirilmesine özen gösterilmelidir. Çift birbirini gördüğünde 'Seni özledim!' düşüncesini yansıtan bir öpücük sırasında, beşinci olan 'Seni istiyorum!' dokunmasını erkek ihmal etmemelidir. Arzulandığını hisseden ve dokunmalar sonucu uyarılan kadın, erkekle cinsel ilişki yaşamak için an kollamaya başlar bile.

Altıncı dokunuşu erkek TV izlerken ya da soyunurken kendine özel tavırlarla süsleyerek yapabilir. Kadın neler olduğunu çözmeye çalışırken, gözünü erkekten ayıramayışını kullanarak, erkek son dokunmayı yatmadan öncesine taşıyabilir ve bunu seks öncesi sevişmeye dönüştürebilir. Erkek aldığı zevke ve kadının cinsel isteğine göre yedi dokunuştan sonra uygulayacağı seksi gecenin keyifli saatlerine ya da güzel bir günaydın seksine saklayabilir. Görüldüğü gibi sağlıklı ve mutlu bir cinsel yaşamın sırrı 7 kere dokun 1 kere seks yap felsefesidir.

Cinsel hayatınızı monotonluktan kurtarın!

Kışkırtıcı heyecanlar, yaramazlıklar ve merak uyandıran yenilikler varsa, cinsellik inanılmaz keyifli bir eyleme dönüşebiliyor.

Kışkırtıcı heyecanlar, yaramazlıklar ve merak uyandıran yenilikler varsa, cinsellik inanılmaz keyifli bir eyleme dönüşebiliyor. Alışkanlık oluştuktan sonra cinselliğin temposu yavaşlıyor ve eski şehvet yaşanmaz bir hale geliyor.

Hayat şartları, ekonomik krizler, işyerinde yaşanan stres gibi faktörler çiftlerin içlerindeki ateşi söndürebiliyor. Ancak cinsel hayatın monotonlaşması kader değil. Bu durumu değiştirmek için kişinin kendi isteklerini ifade etmesinin yanında odak noktasını partnerine zevk aldırmak olarak belirlemesi ve onun zevk eşiğini keşfetmesi gerekiyor.

İşte bu her şeyi değiştirebiliyor ve ilişki ister ilk günlerini, ister ilk yıllarını, ister onlu yıllarını yaşıyor olsun, şehvet derecesinin her daim yüksek tutulmasını sağlayabiliyor.

Bu nedenle çiftlerin cinsellik için mutlaka zaman ayırması gerekiyor. Ne kadar yorgun olurlarsa olsunlar eğlenmek için kendilerini motive etmeleri çok önemli.

Çünkü cinsellik yaşandıkça cinsel arzu ve istekler, partnere olan tutku devam edebiliyor.

Cinsel Sağlık Enstitüsü Derneği (Cised) cinsel terapistleri cinsel yaşamı renklendirecek ve monotonluğu önleyecek 8 şehvetli buluşmayı sizler için bir araya getirdi.

İşte, heyecan arayanlara ilginç fikirler...


Aşk oyunları oynayın
Sürpriz davranışların etkisini göz ardı etmeyin. Belden aşağı konuşmalar yapın ve ara sıra partnerinizin kulağına erotik sözler fısıldayın. Hatta gizli ve bir tek kendinize ait bir cinsel sözlük oluşturun. Kulağına fısıldadığınız kışkırtıcı cümlelerle sevişmeyi beyninde başlatabilirsiniz. Çünkü kadınlar duyduklarından, erkekler ise gördüklerinden daha fazla tahrik olurlar.

Birlikte erotik içerikli filmler seyredin, bakışlarınızla birbirinizi tahrik edin. Birbirinizi cinsellik objesi olarak değerlendirin ve seksi olmaya çalışın. Gündüz, mesai saatleri sırasında sevgilinize mesaj atıp, onu ne kadar arzuladığınızı ve ona neler yapmak isteğinizi anlatın, telefonlarınıza kışkırtıcı mesajlar gönderin. Beklendiği anlarda ona olan arzunuzu gösterin. Ara sıra yavaşça ve tutkulu bir biçimde üzerine yürüyün ve onu duvara yapıştırın veya duş alırken siz de duşun altına sokulun. Sürpriz hareketiniz eski heyecanın yeniden yaşanmasını sağlar. Sınırları zorlamak ilk başta zor gelebilir ama sonra bu oyunları heyecanlı bulabilirsiniz.

Hayal gücünüzü geliştirin
Uzun süreli ilişkilerde ilk günkü heyecanı ve keşfetme güdüsünü canlı tutabilmek için kafanızda birlikte paylaştığınız güzel anları canlandırmanız gerekiyor. Hafızanızı kurcalayıp bu anları yeniden yaşamak duygusal olarak ona kendinizi daha yakın hissetmenizi sağlar. Diğer taraftan fiziksel olarak da onunla bir şeyler paylaşma isteğiniz ilk günkü seviyesine döndürür. Hayal gücünün yanında oyunculuğunuzu da geliştirin ve espri yeteneğinizle kendi sınırlarınızı aşın.

Gün ve saat belirleyin
İlişkinin ilk evresindeki heyecanı kaybetmiş olsanız da, eksilen adrenalinizi yeni yöntemler keşfederek yükseltebilirsiniz. Örneğin; cuma gecesi, partneriniz ilgi odağınız olsun. Bu oyunda bir dahaki sefere aşk yapma eyleminde daha heyecanlı olacaksınız. Böylece planlı ve zorunlu cinselliği keşfetmek için adım atmış olursunuz.

İlk bakışta planlı ve zorunlu kelimesi korkunç gelebilir ama olayın özü göründüğü kadar korkunç değildir. Bir program oluşturun ve programa mutlaka uymaya çalışın. Ne kadar yorgun olursanız olun, o günün planında seks varsa, mutlaka seks yapın. Çünkü yaptığınız anlaşmayı belirlediğiniz gün yapmalısınız.

Yapmamak, başka şeye odaklanmak ya da ertelemek farkında olmadan çok derin bir seviyede güvensizlik oluşturabilir. Bu sayede birbirinizle ilgilenebilmek için boşluk yaratmış olacaksınız.

Ayrıca hazırladığınız sürprizlerde nelerin eksik olduğunu, nelerin arzuladığını anlamış olacaksınız. Böylece ortak beklentileriniz ve istekleriniz hususunda endişelenmenize gerek kalmadan deneyim yoluyla yeni heyecanları keşfetmiş olacaksınız.

Bu yolla cinsel hayatınızda bir seviye daha ileri gidebilirsiniz. Yenilikleri uygulamak için kibar davranın ve ilk hamleyi kadına verin. İlişkilerde planlanan cinsellik yerine kendiliğinden gelişen cinselliğin daha çok tercih edildiği doğru olabilir fakat bunu da denemelisiniz. Belirlediğiniz günlerde ne sürprizle karşılaşacak olduğunuzu bilmemeniz bile ayrı bir heyecan uyandıracaktır. Sadece o güne mahsus geliştirdiğiniz bir aşk oyununun diğer günlere de aksetmesine olanak sağlayabilirsiniz.

Oyunun kurallarını siz belirleyin
Gece için senaryosu size ait ufak bir seks oyunu planlamanız gerekebilir. Oyun tarihleri ve sınırlamalarını ayarlayın. Sınırlamalar planladığınız zaman ve etkinlikler olabilir. Her oyunun en az 30 dakika sürmesi gerektiğine ve yapacağınız faaliyetlere karar verin.

Örneğin; partnerinize yapacağınız erotik masaj, sözlü uyarılar, cinsel ilişki faaliyetleri, aşk oyunları gibi.

Planlarınızı tamamladıktan sonra yapmanız gereken şey o günü beklemektir. Partneriniz belirlediğiniz faaliyeti yapmanız için yalvarsa da, gününü beklemeniz diğer bir kuraldır. Partneriniz ve zevk odağının tavan yapması halinde bile bu kurala uymalısınız. Bundaki amaç, uyarılma düzeylerini yükseltmeye yöneliktir.

Her şeyi konuşun
Partnerinizi zihin ya da vücut dili okuyucu sanmak büyük bir hatadır. Ona isteklerinizi söylemeniz ve nasıl yapması gerektiklerini göstermeniz gerekiyor. Eğer eşinizle bu konuları konuşmaya alışkın değilseniz, yavaş yavaş bu konuları konuşmaya adım atmanız gerekiyor: “Böyle daha iyi hissediyorum” ya da”'Bu sandığın kadar iyi gelmiyor” şeklinde partnerinizin anlamasına yardımcı olabilirsiniz. Böylece partnerinizin nasıl hissettiğini, neyin iyi neyin kötü geldiğini sürekli olarak konuşmanıza gerek kalmayacaktır. Bu sırada onun konuşmasına izin vermeli, siz de dikkatli bir şekilde gözlem yapmalısınız.

Mekân ve kokular önemli
Çiftin karşılıklı olarak daha çok zevk almasının temel alındığı aşk oyunlarında mekân çok önemlidir. Bulunduğunuz mekânın ışık, ses, dokunma ve diğer duygu yüklü ayrıntıları zevk vermeye yönelik olmalıdır.

Aşkın rengi kırmızıdır. Ateş ve kanın rengi kırmızı kesinlikle seksi çağrıştıracaktır. Yatağınıza koyacağınız kırmızı bir yastık ya da yatağa gelişi güzel serilmiş kırmızı bir örtünün tahrik edici tonu sizi hemen harekete geçirecektir. Kontrol artık sizin!

Partnerinizi karşılaştığı ortama hazırlamak ve daha kolay adapte olmasını sağlamak için şehvetli bir koku mekânın bir parçası olabilir. Gül ya da sandal ağacının afrodizyak etkisine sahip olduğunu biliyor muydunuz? Aromaterapi yardımıyla cinsel hayatınıza hoş kokular yayabilirsiniz.

Dokunma sanatını keşfedin
Dokunma sanatını keşfetmek aranızdaki engelleri ortadan kaldırır ve size bir ilişki içinde her şeyi yapma özgürlüğünü hatırlatır.

Cinsellik herkes için biraz muzipse iyidir, özellikle de niyeti zevk yaşamak olanlar için. Ayrıca birbirinizi hoşnut edebileceğiniz karşılıklı mastürbasyon aşk hayatınızın önemli bir parçası olabilir. Böylece partnerinizden küçük hileler öğrenebilirsiniz. Kendi uyarılmanızı partnerinizin gözlerinde izlemenin, bu zevki tatmanın ve karşılıklı boşalmanın hazzı bir başkadır.

Erotik masaj yapın
Küvetinizi sıcak suyla doldurup, partnerinizle birlikte banyo yapmanız size hoş duygular yaşatabilir. Daha sonra partnerinizden yatağa yüzüstü uzanmasını söyleyin. Ama neler olacağından asla bahsetmeyin.

Bebe yağını ellerinize bir miktar dökün ve yavaşça onun vücudunun en hassas bölgelerine dokunun. Kulağına, ellerinizi vücudunun en zevk aldığı bölgelerine götürmesini fısıldayın ve daha sonra gösterdiği bölgeleri hafifçe okşayın. Ardından elleriniz yavaşça vücudunda gezerken ufak aşk oyunlarına başlamanız aklını başından alacaktır. Çünkü cinsellik; rahatlamış ve gevşemiş bir halde, sevişmenin ve dokunmanın verdiği hazza odaklanarak, haz alıp haz verebilme, ruhu ve bedeni paylaşabilme, ne olursa olsun bir şekilde boşalabilme bilim ve sanatıdır.

Bu sanatın icrası sırasında hem zevk alınmış hem hisler sınanmış hem de bedensel tepkimeler öğrenilmiş olur. Bu şekilde doruğa ulaşmak mümkündür. Unutmayın aşk, şehvetin şefkatle buluşmasıdır. Bu nedenle “Sevişmek her zaman, seks zaman zaman!” mantığını hayata geçirmek aşk hayatınızın monotonlaşmasını ve aldatmaları önleyecektir.

16 Nisan 2013 Salı

Halikarnas Şarapçısı

https://www.facebook.com/ulastuzak